Perşembe, Mayıs 27, 2010

Bacak

Bacak dedim de aklıma geldi, eskiden şöyle bir soru vardı:

"Kim eliyle bir otomobili durdurabilir?"

Akla ilk Superman gelse de doğru cevap trafik polisi’ydi. Hala oyledir sanıyorum.

Soruyu şu hale getirdim bugün:

"Ayağı ya da bacağıyla kim durdurabilir?"

İlk gelenleri herkesin kendi aklına bırakıyorum, doğru cevap Avrupa’daki yayalar. Adım atınca duruyorlar ya hani. İşte ondan bahsediyorum. Ve o adımın, o frenin, o yavaşlayan otomobilin insana verdiği “ohhh, kucaaakkkk” hazzı. Bir de ışıksız yaya geçitlerinde, böyle öpe öpe duruyorlar ya, ahhh… Yavaş yavaş adımlar, yaya geçidinin tam ortasında arabanın tam önünde durup bacağını kaşıyabilecek olmanın mutluluğu, o zor tuttuğun kahkahanın huzur veren rahatsızlığı. Ah ne güzel.

Bayılıyorum ne yalan söyleyeyim.

Hiç yorum yok: